Bana Kimse Para Vermiyor Ki!

Ufak tefek, sevimli mi sevimli bir öğrencim var, Umut Çağrı. Boyu posu aldatmasın, şeytanın ta kendisi dedirtecek cinsten; akıl küpü. Bir de, hani derler ya, şeytan tüyü var keratada. İnsanın ağzından girip burnundan çıkıyor, kendini sevdirmesini biliyor. Ne yaparsa yapsın, öyle kolay kolay kızamıyorsun.

Umut Çağrı zor bir çocuk. İkinci sınıfta olmamıza rağmen, hala okula gelmekle ilgili sıkıntılar yaşıyor ve ailesine de yaşatıyor. Okulu istemiyor. Neymiş efendim, sürekli ders yapmak çok sıkıcıymış! Aslını sorarsanız, derslerinde başarılı da.

Annesi, hemen her sabah olduğu gibi, bu sabah ta okuldaydı. Umut Çağrı’yı zorla okula getirmiş, bana sabah sabah oğlunun yaşattığı sıkıntıyı anlatıyordu.

Babası Umut Çağrı’ya “Bak oğlum,” demiş. “Öğretmenin de her sabah okula geliyor, size ders anlatmak için.”

Umut Çağrı’nın cevabı şeytana pabucunu ters giydirecek cinsten:

“Ama öğretmenime bunun için para veriyorlar.Bana kimse para vermiyor ki!”

Anne çok dertli ve şaşkın bir halde “Hocam biz artık buna laf da yetiştiremiyoruz!” diyordu.

Gülyalı Merkez İlkokulu, Ordu  Ekim 2012 2/A Sınıfı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir