Emeklilik Açmazı

Hani demiştim ya, otuz yıldır tahtaya yazıp duruyorum.

Galiba bu uzun yolculuğumun sonuna doğru yaklaştığımı hissediyorum artık, her geçen yılla biraz daha fazla.

Daha hızlı yorulur oldum. Öğrencilerime teişebilmek için her yıl bir öncekinden daha fazla çaba göstermem gerekiyor.

Biliyorum, emeklilik artık çok ta uzakta durmuyor.

Ahhh..Otuz yıl önce…Yolun başındaydım.

Durup baktığımda…”Vayyy!” demiştim emeklilik için gün sayan öğretmen abilerimi görünce, “Biz de görür müyüz o günleri acaba?”

“Bir gün yerine geçmez.” demişlerdi de, pek inanasım gelmemişti.

Ya şimdi?

Harbiden, bir gün yerine geçmedi ya! Yıllar, ne çabuk da eskidiler.

Yok yok, o eskiyen yıllar değil aslında, ben eskidim, biliyorum. Bilmek pek işime gelmiyor, hepsi bu.

Emeklilik gelip kapıya dayandı.

Her müstakbel emekli öğretmenin muhtemelen yaşadığı bilinmezle ben de baş başayım: Emekli olursam ne yapacağım?

Bunu hiç düşünmemiştim, hiç planlamamıştım. Nerden bilecektim bu kadar çabuk geleceğini.

Geldi.

Hanım diyor ki, “Sağlığın yerinde elhamdülillah, daha çalışırsın, ne yapacan evde?” Bilmem, sahi, ne yapacağım evde ben? Çok dışarılıklı bir adam değilimdir, evimde mutlu olurum ben.

Çevrem de daha çaılşmamdan yana. Üstelik yaşımı da göstermiyormuşum onlara göre. Aslında evet, bunu ben de biliyorum, yaşımı çok göstermem ben, saklarım.

Meslektaşlarım, bir de onlar var. “Çalış daha, beraber emekli oluruz.” diyorlar, onlar da genç buluyorlar beni. Sağolsunlar. Daha beş altı yıl var hesaplarına göre. Aslında aklıma yatmıyor da değil hani.

Benim aklıma yatıyor da, aklımın aklına yatıyor mu? Ruhumun aklına yatıyor mu? Bunu tam olarak bilemiyorum henüz. “Amaaan,” diyorum o zaman, “bırak gitsin gittiği yere kadar.”

Ha, bir de gönlüm var!

Onun durumu yüreğimi buğulandırıyor işte.

Gönlüm,.. Öyle benimsemiş, öyle öğretmen olmuş ki! Nasıl olacak bu ayrılık, diyor.

Zor dostum zor. Gel de çık işin içinden.

Galiba en iyisi paşa gönlüme bırakmak.

Paşam ne zaman derse, paşam ne zaman bırakabileceğine inanırsa, işte o zaman, zamanı gelmiş demektir.

Hayırlısı bakalım.

Vesselam!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir